-
Bu yazarın başka makalesi yoktur.
AHMED MANSUR ELĞAZALİ
SADAKAT
Doğru olmak sözünde durmak ve sözünü yerine getirmek anlamına gelen sadakat dosdoğru olmayı ifade eder. sözü doğru olan bir insan toplumun bütün katman ve alanlarında söz sahibidir ve bu sıfatta olan bir insan emindir güvenilirdir.
Doğru sözlü insanlar Allah katında makbul oldukları gibi insanlar arasında emin ve saygın insanlardır.
Doğruluk ve sadakat Cenab-ı hakkın ahirette Müslümanları mükafatlandırıldığı cennetin kilit amelidir. Nitekim (Resulullah sallallahu aleyhi vesellem)
" hiç şüphe yok ki, doğruluk iyiliğe götürür, iyilik de cennete götürür. Kişi doğru söyleye söyleye Allah katında Sıddık yani doğru sözlü diye yazılır."
Doğru ve dürüst olmak imanın bir tezahürü olduğu gibi yalan ve kaypaklık göstermek iman zaafiyetinin bir tezahürüdür.
İnsan doğru sözlü olmadan güzel ahlaklı olmayacağı, güzel ahlaklı olmadan cennete giremeyeceğini ayet ve hadisler bize bildiriyor. Nitekim (Resulullah sallallahu aleyhi vesellem) "insanların en hayırlısı ahlakı güzel olanınızdır" Ahlakın güzelliği ise her hareketiyle sadık emin ve güvenilir olmaktan geçiyor.
İnsan ahlakıyla toplumda limitsiz bir kredi sahibi olduğu gibi herkesin güvendiği bir konumda yer alır. Haceri esved taşını yerleştirmekte ihtilafa düşen Mekkeliler Rasulullah (sav) daha 35 yaşındayken hakemliğine rıza gösterdiler. Hepimiz hükmüne razı olacağız dediler. Çünkü peygamberimiz daha peygamber olmadan önce doğru konuşmadığı hiçbir anına şahit olmamışlardır.
Günde namaz kıldığımız on yedi rekatın her bir kıyamında ya rabbi bize dost doğru yolda olmayı (sirati müstakimine bizi Hidayet et) diye dua eden bir müslüman günlük hayatında eğri ve büklüm davranarak bu duaya ve okuduğu Fatiha'ya muhalefet ederek, ibadetlerde bile samimi ve Muhlis olmadığının apaçık bir kanıtıdır.
Resulullah (sav) bizleri şiddetle yalandan sakındırıyor. Ve şöyle buyuruyor " Yalandan sakının çünkü yalan bir tarafta iman bir taraftadır, yalan ile iman bir arada bulunmaz" diye bizi uyarayor.
Rivayete göre, Ebu’d-Derda ile Resulullah (a.s.m) arasında şöyle bir konuşma geçer:
- Ebu’d-Derda: Yâ Resulallah! Mümin hırsızlık yapar mı?
- Resulullah (a.s.m): Evet bazen olabilir.
- Ebu’d-Derda: Peki, mümin zina edebilir mi?
- Resulullah (a.s.m): Ebu’d-Derda hoşlanmazsa de “Evet!”.
- Ebu’d-Derda: Peki, mümin yalan söyler mi?
- Resulullah (a.s.m): Yalanı ancak iman etmeyen kimse uydurur.” (Kenzu’l-Ummal, h. No: 8994).
1 Yorum
ypcnpycm
22 Mayis 2019