SORU : BEYİN VE SİNİR CERRAHİSİNİN İLGİ ALANLARI NELERDİR?

Cevap:    Beyin ve sinir cerrahisinin çok geniş ilgi alanı vardır. Kabaca merkezi sinir sistemi hastalıkları ve periferik sinir sistemi hastalıkları olarak iki ana başlık altında incelenebilir. Merkezi sinir sistemi hastalıkları kendi içinde beyin, beyincik, omurilik ve omurilikten köken alan ana sinir köklerinin hastalıklarını kapsarken; periferik sinir sistemi hastalıkları bu merkezi sinir sisteminin vücudumuzun uç noktalarına olan sinir uzantılarına ait hastalıklardır.

   Biraz daha anlaşılır şekilde sınıflayacak olursak kafa travmaları, beyinin damarsal hastalıkları, beyin tümörleri, beyin kanamaları, omurga cerrahisi, doğumsal anomaliler, periferik sinir cerrahisi ve tüm bu sistemlerin enfektif hastalıkları şeklinde sınıflandırılabilir.

SORU : En sık karşılaştığınız hastalıklar nelerdir?

  Cevap:    Poliklinik düzeyinde en çok karşılaştığımız hastalık grubu spinal hastalıklar dediğimiz omurga ve omurilik hastalıklarıdır. Bunlar içerisinde de en sık karşılaştığımız hastalıklar bel fıtığı, boyun fıtığı, omurga kanal darlığı, omur kayması ve dejeneratif omurga hastalıklarıdır. Yine beyin ve omurilik tümörleri poliklinik düzeyinde sıklıkla karşılaştığımız hastalık gruplarıdır.

  Bunun dışında acil servis üzerinden kafa travmalarına ve omurga travmalarına ait farklı beyin kanaması çeşitleri, kafa tası kırıkları, omurgayı oluşturan vertebra kemiklerinin kırıkları ve çıkıkları ile sık karşılaşmaktayız.

  Yine yenidoğan ünitelerinde hidrosefali, meningomyelosel, dermal sinüs gibi doğuştan gelişim anomalileri sebebi ile oluşan hastalık grupları ile sık karşılaşmaktayız.

SORU : Teşhis ve tedaviyi nasıl yönlendirmektesiniz?

  Cevap:    Öncelikle hastanın şikayetleri çok iyi dinlenmelidir. Mevcut şikayetleri doğru sorular sorularak irdelenmeli ve detaylandırılmalıdır. Sonrasında iyi bir fizik muayene yapılmalı ve aklımızda oluşan, hastamızda görülebilecek hastalıklarının ayırıcı tanısını yapabilmek adına çeşitli tetkikler kullanmaktayız. Bunların başında manyetik rezonans (MR), bilgisayarlı tomografi (BT), röntgen grafileri gibi görüntüleme teknikleri bulunmaktadır.

  Tedavi aşamasında ise hastanın şikayetleri, fizik muayene bulguları ve görüntüleme tetkikleri bir bütün olarak değerlendirilerek doğru tanı sonrasında ilaç tedavisi, egzersiz, günlük yaşam aktiviteleri ve cerrahi tedavi seçeneklerinden hastamız için en uygununu seçerek uygulamaktayız.

SORU : Teknoloji günümüzde sürekli olarak kendisini yenileyerek ilerleme göstermektedir. Bunun tıp alanına da yansımaları olmaktadır. Teknoloji beyin cerrahisinin neresinde?

   Cevap:    Teknoloji tıbbi bilimlerin günümüzde olmazsa olmazıdır. Tıbbi ilerlemelerin temelinde bulunmaktadır. Gerek tanı aşamasında olsun gerek tedavi aşamasında olsun gerekse araştırma aşamasında olsun vazgeçilmez durumdadır. Beyin ve sinir cerrahisi için de tanı aşamasında kullanılan manyetik rezonans, bilgisayarlı tomografi, elektromiyogram, dansitometri vb. ileri teknolojik alt yapıya sahip cihazlar kullanılmaktadır. Tedavi aşamasında ise ameliyatlarda tüm dünyaca yaygın olarak kullanılan mikroskop, nöromonitör, nöronavigasyon, beyin ve sinir sitümilatörleri gibi çok ciddi teknolojik alt yapıya sahip olan araç ve gereçler yer almaktadır.

     Hastanemizde de beyin ve sinir cerrahisi olarak tanı ve tedavi için gerekli tüm teknolojik donanım mevcut olup hastalarımıza sunduğumuz sağlık hizmetinin her aşamasında hastalarımızın bu teknolojiden faydalanmaları sağlanmaktadır.

SORU : Hastalar ne zaman beyin cerrahi polikliniğine başvurmalı?

Cevap:  Maalesef hastalarımız genellikle şikayetleri son aşamaya gelinceye kadar beyin cerrahi polikliniğine gelmeyi ertelemekte. Bunun farklı sebepleri var. Çevrelerinde gördükleri yıllar önce çeşitli hastalıklar sebebi ile ameliyat olan ve çok fayda görmeyen hastalar insanların korkmasına ve bu konuda çekingen davranmasına neden oluyor. Fakat az öncede belirttiğim gibi teknolojik gelişmeler sonrasında tam donanımlı merkezlerde yapmış olduğumuz ameliyatlarda çok yüz güldürücü sonuçlar almaktayız ve hasta memnuniyeti çok üst düzeyde olmaktadır.

   Hastalarımızın poliklinik başvurularını geciktirmesi hastalığın ilerlemesine sebebiyet vererek hastaların ve bizim işimizi çoğu zaman olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Günlük yaşantımızda birçoğumuzun hissettiği baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması, denge kaybı, bel-boyun ağrısı, kol ve bacak ağrıları, uyuşma, karıncalanma, gibi semptomların altında ciddi hastalıklar olabilmektedir. O yüzden bu şekilde rahatsızlıkları olan herkesin en kısa zamanda muhakkak bir uzman muayene ve görüşüne başvurmasını şiddetle öneriyoruz. Erken tanı çok önemlidir. Hayat kurtarır.