PROF.DR.ŞEMSETTİN DURSUN

KURŞUN KALEM

Çocuklar, bizim geleceğimizdir. Büyükler, tutum ve tavırlarıyla, davranışlarıyla her zaman onlara Rol-model olabilecek şahsiyetlerdir. Söylemlerden ziyade, davranışlar etkili olur.

 

Bir anektod anlatılır: “Çocuk, büyükbabasının mektup yazışını izliyordu. Birden sordu:

 

“Bizim başımızdan geçen bir olayı mı yazıyorsun? Benimle ilgili bir hikâye olma ihtimali var mı?

 

Büyükbaba yazmayı kesti, gülümsedi ve torununa şöyle dedi: “Doğru, senin hakkında yazıyorum. Ama kullandığım kurşun kalem yazdığım kelimelerden çok daha önemli. Umarım büyüdüğünde bu kalemi sen de seversin.” Çocuk kaleme merakla baktı ama özel bir şey göremedi.

 

“İyi ama bu kalem benim hayatımda gördüğüm diğer kalemlerden hiç farklı değil ki! “Bu tamamen nesnelere nasıl baktığınla ilgili. Bu kalemin beş önemli özelliği var ve sen de bu özellikleri kendinde benimseyebilirsen hep dünyayla barışık bir insan olursun.”

 

Birinci özellik: Harika şeyler yapabilirsin ama attığın adımları yönlendiren bir el olduğunu asla unutma. Bizim için bu el Yaratan’dır ve her zaman kendi kudretiyle bizi o yönlendirir.

 

İkinci özellik: Zaman, zaman her ne yazıyorsam durmam ve kalemimin ucunu açmam gerekir. Bu kaleme biraz acı çektirse de sonuçta daha sivri olmasını sağlar. Bu yüzden bazı acılara göğüs germeyi öğrenmelisin, bu acılar seni daha iyi bir insan yapar.

 

Üçüncü özellik: Kurşun kalem, yanlış bir şey yazdığında bunu bir silgiyle silmene her zaman olanak tanır. Yaptığımız bir şeyi sonradan düzeltmenin kötü bir şey olmadığını anlamalısın, aksine bu bizi adalet yolunda tutmaya yarayan en önemli şeylerden biridir.

 

Dördüncü özellik: Kurşun kalemin en önemli kısmı, kalemin yapıldığı ahşabın ya da dışarıya yansıyan şekli değil, içerisinde yer alan kurşunudur.  Bu yüzden her zaman kendi içine bakmalı, en çok onu korumalısın.​

 

Beşinci ve son özelliği ise her zaman bir iz bırakmasıdır. Aynı şekilde sen de hayatta yaptığın her şeyin bir iz bırakacağını bilmeli ve her hareketinin farkında olmalısın.” 

Jacob Bronowski, “İnsandan başka tüm canlı türleri, arkalarında kendi izlerini, insanlar ise arkalarında yaptıklarının izlerini bırakırlar” der.

 

İnsanlar yaptıklarıyla Rol-model olabilecek kişiliklerdir. Rol-model insan olabiliyor ve olumlu bir iz bırakabiliyorsak, o zaman görevimizi yapmış, sorumluluğumuzu yerine getirmiş sayılırız. Zira her insanda bu potansiyel vardır. Yeter ki Hikmet, irfan, tefekkür ve tasavvura dayalı potansiyel bilgi ve akıl, kinetik bilgi ve akla dönüştürülsün.

Henüz Yorum yok

İlk yorumu siz yazın.

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri